nette rastladım , komikimsi olmuş
nette rastladım , komikimsi olmuş
kıla tüye takmamak gerek
bu dersane konusuna açıklık getireyim ben dersaneye gitmeden ( ki tüm arkadaşlarım o dönem dersaneye giderdi ben yoksulluktan gidemedim) bizim zamanımızda öss nisan ayında yapılırdı şehrin en yüksek puanı birde türkiye 1111 incisi olunca dersane beni ücretsiz aldı.swallow Nickli Üyeden Alıntı [Değerli Ziyaretci, linki görmeniz icin bu mesaja cevap yazmanız gerekiyorÜye olmak icin burayı tıklayınız]
ilk senemde üniversiteyi kazandım kazanmasına ama ertesi sene cemaatin dersanesi bukez beni kaptı.
hoş dersaneye gittimmi hayı dersaneye gidiyom diye kahvede okey 101 batak turnuvalarına gittim. bir başka şehire çünkü bizim şehrimizde cemaatin dersanesi yoktu o zamanlar.
başka şehrin insanlarını batak 101 okeyde yenmek baya zevkli oluyordu
girdiğim iki ders vardı geometri ve biyoloji
ne tuhaftır yine sınavda en kötü duruma düştüğüm bunlardı
yani sizin temeliniz sağlamsa dersane hava civa
cemaatin dersanesine gittim hocaları iddia ettiler sen üniversiteyi kazanamazsın diye çünkü ilk yıl üniversiteyi kazandığım için ortaöğretim başarı puanım yarıya iniyordu
ikinci senemdede yine kazandım üniversite sınavını üstelik benim derecemde puan alanlar tıp fakultesine giderken ben başka bi dal seçmiştim
cemaat peşimizi bırakmadı
gitti bizzat eliyle beni üniversiteye yazdırdı. sonrada bizzat kendi eliyle beni evlerinden birine yerleştirdi.
MHP gençlik kollarından cemaatin adamlığına geçmiştim.
cemaate çok aykırı fikirlerim olmasına rağmen evlerindede çabuk sivrildim
bilgi yarışmalarında bölgenin birincisi olmak vesaire
öğrenci yetiştirdim askeri liselere
kendim hava harp okuluna gidememiştim maddi olanaksızlıklardan ama yetiştirdiğim öğrencilerimden giden olmuştur inşallah
sonra ne mi oldu bi kız sevdasına ben cemaati bıraktım.
başka bir üniversite sınavıyla başka bir şehire okumaya gittim
bilirsinizki sözelci yetişmişseniz sayısalcılık zordur sayısal yetişmişseniz sözelcilik zordur. ben bir sayısal mezunuyum.
sayısal yetişmeme rağmen sözel bir bölümü tercih ettim ilk kez ve benle aynı puanı alan arkadaşlar siyasal bilgilerde okudular. ve ben yine dersaneye gitmemiştim
bense sevdiğim kızın yanında aldım soluğu
yaşayış tarzı olarak tam cemaatin istediği kişiydim aslında alkol yok içki yok sigara yok kot pantolon giymezdim
parfüm kolonya sürünmezdim saçım herzaman asker traşıydı küpe neyin bilmezdim
işte bir dersane hikayesi.
burdan alınacak ders
dersane is nothing backup is everything.
Konu tybet tarafından (4.12.2013 Saat 10:56 ) değiştirilmiştir.
“Biz Yahudiler orta doğuda yıkılmaz denen devleti ( OSMANLI’ yı ) yıkıp iki tane devlet kurduk. ( birisi israil öteki?......)
Onlara ( yani israil ve ismini bildirmediği öteki devlet)
öyle güzel sistem inşa ettik’ki, TÜRKLER bize filistini vermeyen ABDULHAMİT’e en az 200 sene daha
söverler”.
İSRAİL’İN İLK CUMHURBAŞKANI CHAİM WEİZMAMN
seni tebrik ederim kendini fazla kullandırmamışsın anlamışsın durumu tybet
burda gençler varsa biraz akıllı olun sizin üzerinizden sizi kullanmalarına izin vermeyin. bende zamanında ders çalışma niyetiyle lise yıllarında gittim sonra elime bazı kitaplar tutuşturdular bunları okuyucan diye anladım ve erken çıktım durumdan.
bu denklemden anlayan anlamıştır
genelev = cemaat evleri
hayat kadını = saf öğrenciler
universiteyi kazanmak icin dershaneye ihtiyac yok buna katılıyorum
ama gecen hafta acıklandı egitimde dunyanın 600 kusuruncusu olmusuz afrika ve ortadogu ile aynı katagorideyiz
tum avrupa ulkeleri bizi acık ara geciyor
olay universite degil olay robot yetistiriyoruz ezberleyen robotlar
beynimizi kullanmayı ne ilk okulda ogretiyorlar ne universitede nede dershanede
dershanelerin amacı universiteyi kazanmamıza saglamak beynimizi calıstırmak degil hos universiteninde bu konuda
pek faydasının oldugunu soyleyemem
yinede herseye ragmen dunya sıralamasında ilerlememizin yolu egitim kurumlarının cogalmasından geciyor
adı ister dershane olsun ister ozel okul bu kurumlar cogaldıgı surece belki doktor ogretmen dovmekten vazgecebiliriz
insan olmak karşındakinin dinine, diline, ırkına bakmadan saygı göstermektir.
ben pek bir fark olacağını sanmıyorumendebar Nickli Üyeden Alıntı [Değerli Ziyaretci, linki görmeniz icin bu mesaja cevap yazmanız gerekiyorÜye olmak icin burayı tıklayınız]
recebin dediği gibi kodumuz bozuk
kıla tüye takmamak gerek
endebar Nickli Üyeden Alıntı [Değerli Ziyaretci, linki görmeniz icin bu mesaja cevap yazmanız gerekiyorÜye olmak icin burayı tıklayınız]
aslında bu sorun komple aileden başlıyor bizler anne babalar yani çocuklarımızı robotlaşmaya itiyoruz.
çocuklar daha okula başlar başlamaz kendilerini bir yarışmanın ortasında buluveriyorlar. özgür bir birey olarak yetişemiyorlar.
ilkokul 4 bazen ilkokul 3 dedimi bi koşuşturmaca başlıyor ilkokul sonunda bilmem ne sınavı koşuşuturması.
arkadan ortaokul şimdi kalktı 3 yılda o onun bitimindede yine bi yarışma yine dersane giriyor devreye
ve lise 11-12 yıllık eğitimin nerdeyse 8 senesini dersanelerde geçiren bir toplum da yaşıyoruz.
iyide hiç düşünmüyoruz bu yarışma niye? ben daha iyi okulda okusun diye yolluyorsam çocuğumu diğeride yolluyacaktır.
ben şahsen lisenin bitimine 2 ay kala dersaneye gittim yukarda anlattığım gibi ondada onlar beni seçti ben onları değil.
dersane bir peyzaj mimarlığıdır. ortada bir bina olmalı peyzaj mimarı istek doğrultusunda bazı yerleri kesmeli biçmeli işlemeli.
oysa bizim dersanelerden beklediğimiz ilkokulda ortaokulda lisede alınmayan derslerin alınması olarak görülüyor. bu çok yanlış. yani ortada ne temel var ne de bina.
en iyi ders derste öğrenilir gerisi hikayedir.
siz dersanede çıkıp
2x2 = 4 ü öğretseniz ne yazar
ordan biri çıksa 2 ne hocam diye sorsa yanıtınız ne olur?
2 nin ne olduğunu bilmeyen birine 2x2 yi anlatmanın mantıklılığı yoksa dersaneninde yoktur.
eğitim sistemimiz baştan sona zaten yanlıştır.
hoca çıkartır tahtaya birini bir problem sorar problemi doğru çözerse aferin alır çözemezse hoca doğrusunu çözer millette defterine yazar. tüm mantık böyle işler
oysa asıl mantık şu olmalıdır soruyu hoca yanlış çözmeli birileri doğruyu bulup göstermelidir işte o zaman birilerinin kafa çalışır.
yukarda anlatmıştım sonuçta öğrenciler bende yetiştirdim diye
ben bilerek soruyu yanlış çözdürüp bak doğrusu bu dediğim çok olmuş itiraz etmelerini beklemişimdir. ilk zaman itirazlar olmamış sonradan itirazlar başlamıştır ve o zaman anlaşılmıştır.
biz eğitimi doktor olmak mühendis olmak çok para kazanmak olarak görmüşüzdür.
oysa eğitim bireyin kendisini bir alana değil birden fazla alanda bilgi sahibi olmasını sağlamaktır.
ben dersaneye giderken işte cemaatte özel bi oğlan vardı zaten üniversite sınavındada tr 4. sü mü ne olmuştu.
oğlan tam bir mal hayatı ders çalışmak üzerine ne bir top oynamışlığı var arkadaşlarıyla ne başka şey
ekmeğin fiyatını sorsanız bilmez ama integralde en zor soruyu sorsanız çözer
niye ekmmeğin fiyatını bilmez? çünkü gereksizdir onun için onun için varsa yoksa üniversite sınavıdır.
sınıfların kalabalıklığı azlığı çok saçma bir konu sonuçta öğretmen bir kişiye ders anlatsada sesi aynı çıkar 5 kişiye ders anlatsada sesi aynı çıkar 50 kişiyede ders anlatsa sesi aynı çıkar.
mühim olan öğretmenin anlattığı o sesi sizin nerenizle dinlediğinizdir.
bugün asıl konuşulması gereken bence sınıfların kalabalıklığından ziyade evde ailenin kalabalıklığıdır. çünkü aile sürekli üstünüze üstünüze gelirse yalnızlaşıyorsunuz bir anda. aileler çocuklarını özgür bırakmalı özellikle ilkokulda ödevini yap dersine çalış gibi sürekli baskı altına aldıklarında ödevi yapmak dersi çalışmak çocuklarda ileri yaşlarda daha özgür bir birey olmaya başladıklarında ister istemez istenmez hale geliyor çünkü öevini yap dersine çalış annesi babasının istedikleri idi kendi istedikleri değil.
geçen 30 kasımda bir yazı yazayım dedimdi nasip olmamıştı
biliyorsunuz 30 kasım 2007 de ıspartada bir uçak düşüyor içersinde 6 bilimadamı ölüyordu. bunlardan bir tanesi toryum elementi üzerine çalışıyordu.
bugün biliyorsunuz bor ve toryum elementi geleceğin enerjisi olarak görülmekte tıpkı bugün petrol ne ise gelecektede bu elementler o
bugün dünyanın en zengin rezervlerine Türkiye sahip bu iki elementte ama gelin görünki bu elementler üzerine çalışan birkaç bilimadamımız vardı onlarda göz göre göre öldürüldü.
şimdi Abd bizden bor ithal ediyor yok pahasına ve geriye biz kat kat fazlasına satın alıyoruz onlardan.
şimdi gönül isterdiki bu elementleri işleyecek enerji haline getirecek beyinleri biz okullarımızdan çıkartalım ama
gel gör ki
medeni yasası bilmem hangi ülkeden örnek alınan
eğitim sistemi başka ülkeden örnek alınan
adaleti daha başka bir ülkeden örnek alınan
kısacası topluma şekil veren hernekadar işlev varsa başka ülkelerden örnek alınan ( sanki hiç Türk milletinin kendi yapısı yokmuş gibi-----Sonrada çıkmış ne mutlu Türküm diyene geyiğini çıkartmış) bir ülkenin fertleri olarak bunu yapmamız çok zor.
“Biz Yahudiler orta doğuda yıkılmaz denen devleti ( OSMANLI’ yı ) yıkıp iki tane devlet kurduk. ( birisi israil öteki?......)
Onlara ( yani israil ve ismini bildirmediği öteki devlet)
öyle güzel sistem inşa ettik’ki, TÜRKLER bize filistini vermeyen ABDULHAMİT’e en az 200 sene daha
söverler”.
İSRAİL’İN İLK CUMHURBAŞKANI CHAİM WEİZMAMN
Ne mutlu türküm haric her sozunun altına imzamı atarım ama Ne mutlu turkum den kastedilenin defalarca ulus bahsediliyor
denmesine ragmen hala turkluge yakıstırılıyorsa
Aslını inkar eden .........
kimse aslını inkar etmesin ne turk turk olmaktan utansın nede kurt ama doktoru ogretmeni dovende turk ırkından degil bunuda herkes
bir kenara yazsın
ulus olarak geri kalmısız derken kastettigim turkler degildi biz hala bu ulusun ayakta kalan insanlık degerlerini temsil ediyoruz
etmeyede devam edecegiz
insan olmak karşındakinin dinine, diline, ırkına bakmadan saygı göstermektir.
Benim dönemde öss ve öys diye iki seçenek vardı. öss de belirli bir puan alıp ikinciye geçiyordun ve össde aldığın puanın yarısı öys puanına ekleniyordu. Saçma sapan bir bölüm olan türkçe-matematik bölümünü seçerek hayatımın en büyük hatasını yapmıştım aslında kendimde seçmedim müdür yardımcısı kafasına göre yazmıştı ve bilemediğimiz için ilerde başımıza gelecekleri sesimizde çıkmamıştı. Kredili sistem denen saçmalıkta liseyi 2,5 senede bitirip (lise 3 yıldı) ocakta teskere alınca direk soluğu dershanede almıştım. Dershaneye gidenlerin gitmeyenlere göre avantaj sağladığı ve soru çözme tekniğini geliştirdiği o dönemde dershaneye giden arkadaşlarımızın yükselen başarısından belli oluyordu. Mecburen bizde dershaneye gitmeye başladık. Ailenin parası var yok anlamayan ergen olarak, aileye zorla da olsa dershane olayını kabul ettirdim. Bunları anlatmamda ki amaç iki şeye değinmek içindi. Birincisi okulda verilen eğitim öğrenmeye, düşünmeye, geliştirmeye ve sınava yönelik olmadığı için dershaneler denen para merkezleri ortaya çıktı. Okullarımızdaki eğitimi verenler görevlerini ciddiyet ve yeterlilikle ifa etselerdi bence dershanelere gerek kalmazdı ( Bazılarını tenzil ediyorum). İkincisi ise dershanelerin ailelere büyük bir maddi yük getirdiği ve bunun o yaştaki ergen tarafından anlaşılıp anlaşılamayacağıdır. ( örnek: ben). Bugün dershaneler okulların önüne geçmiş durumda. Ayrıca birer siyasi militan yetiştirme alanı ve çok büyük maddi getiri sağlayan darphanelere dönüşmüştür. Gülen cemaati bunu en iyi kullanan örgütlenmedir. Şu andaki kavganın en büyük sebebi maddi kaynağın kesilecek olması ve kendi kafalarında siyasi militan yetiştiremeyecek olmalarıdır. Tekerlerine çomak sokulduğu zaman nasıl çirkefleşecekleri, nasıl birer militana dönüşecekleri dershane kavgasında ortaya çıktı. Bakın samanyolu, zaman, bugün, kanaltürk, samanyolutv, yeniasya ve en pisliği taraf gazetesine hepsi birden top yekün hükümete savaş açtılar. Başbakanın bir bakanla birlikte el ele olan resmini makaslayıp vererek alçakça saldırmalarını ve salyalarını akıtmalarını internetten görebilirsiniz.
Bu konuda başbakana sonuna kadar destek veriyorum. Hükümetin geri adım atmamasını ve dershane denilen para ve militan merkezlerinin bir an önce kapatılıp herkesin okuldan öğreneceği ile sınavlara girmesini istiyorum. Bu halkın ve hakkın yararına olacaktır. Parası olan zaten özel öğretmen tutuyor yada koleje yolluyor, olmayanın ise dershanelere mecbur bırakılmasını ve ezdirilmesini doğru bulmuyorum.
Konu system tarafından (5.12.2013 Saat 05:58 ) değiştirilmiştir.
Ölüm Maden İşinin Fıtratında Varsa İstifada Siyasetin Fıtratında Var...
3 kızkardeşim var hepsi anne baskısıyla okula aşırı önem verdi. 3'ü de dershaneye gitti. Şimdi 2 si öğretmen 1'si doktor.
Ben mi? Beni serbest yetiştirdiler yukarıda tybet arkadaşın istediği tarzdaki yaşantıya benzer. Sonuç mu? Bi baltaya sap olamadık. Bu nedenle hayat boyu cırmalayıp duracaz.
Ben kendi yaşadığımı ve tecrübeme inanırım. Demekki tybet gibi insanlarda var, benim gibi de.
Haliyle 1 erkek çocuğum var, benim gibi olmaması için elimden geleni yapıp okuluna önem verdireceğim.
Konu akilli55 tarafından (5.12.2013 Saat 08:06 ) değiştirilmiştir.
bakın arkadaşlar burda sorun şu ben hayatın yükünü 6 yaşından itibaren taşıdım. simit satmak boyacılık yapmak 13 yaşında amelelik yaptım.akilli55 Nickli Üyeden Alıntı [Değerli Ziyaretci, linki görmeniz icin bu mesaja cevap yazmanız gerekiyorÜye olmak icin burayı tıklayınız]
bizim sülaleden ilk okuyanda ben çıktım 4 kardeşiz 4 ümüzde okuduk.
dediğim gibi herşey kafada biter siz okumak istiyorsanız imkanlarınız ne olursa olsun okursunuz siz okumak istemiyorsanız isterseniz en iyi koleje gidin yine okumazsınız.
bizim zamanımızda ilkokul sabahçı öğlenci ayırımı vardı. ben öğleye kadar simit satar yada ayakkabıboyacılığı yapardım ellerim boyalı
çok okula gitmişliğim oldu çokta simit kaldığı için okula geç gitmişliğim.
ben bundan hiç gocunmadım utanmadım.
taaaa ki ortaokulda beni boyacılık yaparken gören tarih öğretmenim beni sınıfın ortasında aşağılayana kadar.
ve o yüzdendirki ilkokul da en başarılı bitiren ben ortaokulda sessiz sedasız yetiştim derslere çalışmazdım sadece hocalardan dinlediklerimle sınavlara girerdim bu bir bakıma iyi olmuştu.
benim annem babam cahil benim ödevimi gösterebileceğim yaptırabileceğim kimsem olmadı.
tüm bunları niye yazıyorum içinizdeki arzu olması gerek okumak için
bugün dersaneye gitseniz yada gitmesenizde üniversitelerde akşam okulu denilen bir paralı bölüm açıldı siz 1 net çıkartsanız bile mutlaka parasıyla okuyacağınız bir bölüm bulabilirsiniz.
bakın üniversiteyi okumakta birşey değil ben mesela üniversiteyi okudum ama yine çaresizlik ve kimsesizlik peşinizi bırakmadıysa bırakmıyor.
düşünün ben en yüksek puanla bir üniversiteye yerleşiyorum tesadüfe bakın üniversiteyi bitirdiğim yıl pkk olaylarından dolayı iş bulamıyorum.
ve sonra devlet memurluğu sınavına giriyorum. onuda kazanıyorum hemde türkiye 7. si olarak ama yine aksilik peşinizi bırakmıyor gittiğiniz üniverrsite sizin öğrenci olduğunuza dair belgeyi göndermediği için asker kaçağı durumuna düşüyorsunuz ve doğru askere.
neyse bizim hayat roman gibi
“Biz Yahudiler orta doğuda yıkılmaz denen devleti ( OSMANLI’ yı ) yıkıp iki tane devlet kurduk. ( birisi israil öteki?......)
Onlara ( yani israil ve ismini bildirmediği öteki devlet)
öyle güzel sistem inşa ettik’ki, TÜRKLER bize filistini vermeyen ABDULHAMİT’e en az 200 sene daha
söverler”.
İSRAİL’İN İLK CUMHURBAŞKANI CHAİM WEİZMAMN
Paylaş