Kendilerine, Irak-Şam İslam Devleti (IŞİD) diyen grup, Irak ve Suriye’de faaliyet gösteren silahlı bir örgüttür. Harici bir ideolojiye sahip IŞİD; Irak, Suriye, Filistin ve Ürdün topraklarını içine alan bölgede Şeriat'a dayalı bir devlet kurmak istediğini iddia ediyor.

- Ancak, yaptığı zulümler ve çirkin icraatları onun ehl-i sünnet akidesi dışında yer alan bozuk bir akideye sahip olduğunu göstermektedir. İslam dininin nezaket, nezahet, şefkat, merhamet ve adaletine taban tabana zıt olan icraatlarıyla daha çok Kadim Haricilik- Neo-Selefîlik, el-Kaide tipolojisi, Irak ve Suriye baasçılığı görüntüsünü vermektedir.

- ABD, AB ve Türkiye’nin “terörizm listesi”nde yer alan IŞİD Örgütü, 2004 yılında “Tevhid ve Cihat” adıyla Ebu Musa Zerkavi tarafından Irak’ta kuruldu. Sonrasında Usame Bin Ladin liderliğindeki El Kaide’ye katıldı. El Kaide’ye katıldıktan sonra adını “Mezopotamya’da El Kaide” olarak değiştirdi.

- 2006’da yayınlanan bir videoda Zerkavi, “Mücahitler Şurası Konseyi”ni kurduklarını açıkladı. Irak’taki Zerkavi, 7 Haziran 2006’da ABD güçlerince düzenlenen bir operasyonda öldürüldü. Yerine Ebu Hamza el Muhacir geçti. 2006 yılının sonlarında El Kaide’ye yakın Ebu Ömer el Bağdadi ise liderliğini yaptığı “Irak İslam Devleti”ni kurduklarını açıkladı.

- 2010 Nisan’ında, ABD ve Irak güçleri, Sisar bölgesinde Ebu Ömer el Bağdadi ve Ebu Hamza el Muhacir’in kaldıkları eve ortak bir operasyon düzenledi. Operasyonda her ikisi de öldürüldü. Ebu Bekir el Bağdadi örgütün yeni lideri oldu. IŞİD lideri, gerçek ismi İbrahim Avvad İbrahim Ali el Bedri olan ancak daha çok Ebu Bekir el Bağdadi olarak tanınan eski Irak İslam Üniversitesi öğretim görevlisidir. 1971 yılında Irak'ın Samarra kentinde dünyaya geldi.

IŞİD terör örgütünün oluşumu ABD'nın Irak'ı işgal etmesi ile oluştu. Dr. İbrahim Avvad İbrahim Ali el Bedri 2003 yılında ABD'nin ülkesine girmesi ile beraber Felluce'ye gitti ve orada Saddam Hüseyin'in safında yer alarak komutanlarla beraber küçük gerilla grupları oluşturarak savaşa katıldı. Savaşta ABD ordusuna esir düştükten sonra hapishaneye atıldı ve bu Ebu Bekir el Bağdadi için dönüm noktası oldu.

Ebu Bekir el Bağdadi cezaevinde İslamcı militanlarla irtibat kurarak şimdiki IŞİD örgütü için çalışmalara başladı. Cezaevinden çıktıktan sonra 2004 yılında Irak'ta kurulan Tevhid ve Cihat örgütü sonrasında el Kaide lideri Usame bin Ladin'in emriyle kurulan Mezapotamya'da el Kaide örgütüne katıldı. İki yıl bu örgüte bağlı kaldıktan sonra 2006 yılında Irak İslam Devleti olarak adını değiştirerek yeni oluşumun içerisine girdi. O sıralarda ABD devleti tarafından Irak İslam Devleti liderleri tek tek öldürülüyordu. -yukarıda da geçtiği üzere- Ebu Ömer el Bağdadi ve Ebu Hamza el Muhacir'in öldürülmesi ile Ebu Bekir el-Bağdadi liderlik koltuğuna oturdu.

Tek lider kalan Ebu Bekir el-Bağdadi, hapishanelerden bırakılan militanların çoğunu kendi saflarına katmayı amaçladı ve bunu başardı. Militanlarına gerilla eğitimi verdikten sonra Irak ve ABD ordularına karşı vur-kaç taktiğiyle saldırılarda bulundu ve bu onun daha çok duyulmasına ayrıca yabancı militanların da örgüte katılmasına neden oldu.

- IŞİD’i kuran Ebubekir el-Bağdadi, küresel terörü yeni bir düzeye taşıdı. Dünyanın takip ettiği Ebubekir Bağdadi, şimdilerde Irak, Suriye ve Ortadoğu'nun geleceğini şekillendirmeye niyetli bir örgütün lideri olarak öne çıkıyor.

- 2013 Şubat’ında el Kaide, Suriye’deki IŞİD’i tanımadığını ilan etti ve örgütün Suriye’yi terk etmesini istedi. El Kaide Suriye’deki temsilcisinin Nusra Cephesi olduğunu açıkladı. Nusra Cephesi ve IŞİD arasında birçok cephede çatışmalar yaşandı ve nihayet IŞİD’in Nusra Cephesi’nin kontrolündeki Deyr Ez-Zor kentinde kontrolü sağlamasıyla son buldu.

- IŞİD’in Suriye’deki askeri gücünün 6-7 bin civarında olduğu tahmin ediliyor. Savaşçılarının çoğunluğu yabancılar, örgütün Irak’taki silahlı üyelerinin sayısının ise 10 binin üstünde olduğu tahmin ediliyor.

- İŞİD’in Beşşar Esad rejimiyle bir sorunu yoktur. Suriye muhalefeti, IŞİD’in Suriye’de muhalifler tarafından başlatılan devrimin sabote edilmesi için Şam yönetimince desteklendiğini iddia ediyor. Şam rejimi Suriye’de muhaliflerin elindeki bölgelere düzenli olarak varil bombası atarken, IŞİD’in kontrolündeki bölgelere saldırmıyor. IŞİD, Rakka’da çıkardığı petrolü de Suriye rejimine satıyor.

- Öyle görünüyor ki, IŞİD yalnızca Irak ve Suriye için değil, tüm bölge için bir tehdit. Irak'taki ilerlemesi de gösteriyor ki bu terör örgütüne karşı dünyanın ve özellikle bölge insanlarının bu ortak düşmana karşı mücadele etmeleri insanlık adına zorunludur.