NEFS HAKKINDA
Hak bir nefs verdi ki bana ha demeden hayran olur
Bir an gelir neşe saçar bir an gelir giryan olur
Bir an gelir dilsiz olur söz söylemez kalır naçar
Bir an gelir dili hikmet saçar dertlilere derman olur
Bir an çıkar arş üstüne bir an iner yer altına
Bir an denizde damladır bir an taşar umman olur
Bir an cehalette kalır hiçbir şeyi bilmez olur
Bir an irfan kaynağıdır hikmet ehli lokman olur
Bir an giderek camiye yüzünü sürür secdeye
Bir an varır kiliseye incil okur ruhban okur
Bir an gelir isa gibi olur ölmüşleri eyler diri
Bir an çok kabarır kibri firavun la haman olur
Bir an cebrail e rahmet saçar her mafile
Bir an biter her gaile miskin yunus hayran olur
Bir an gelir dost iken yedi kat bir el olur
Bedeni yıkıp geçen kükremiş bir sel olur
Bir an gelir durulur tatlı bir pınar olur
Herkese gölge veren büyük bir çınar olur
Bir an gelir para der haram helal ayırmaz
Bütün dünya verilse aç gözünü doyurmaz
Bir an gelir inanır hak ehlinin sözüne
Vurur iki dizine yaşlar dolar gözüne
Bir an gelir sert bakar gözünde şimşek çakar
Yılların kazancını tutar bir anda yakar
Bir an gelir iyidir kötüye düşman olur
Bütün yaptıklarına utanır pişman olur
Bir an gelir saçmalar ayarsız densiz olur
İman islam tanımaz kıpkızıl dinsiz olur
Bir an gelir uysaldır her şeyi kabul eder
Batılları bırakır hakkın yolunda gider
Bir an gelir tanımaz herkese ağyar olur
Mazlum canlara kıyar azgın canavar olur
Bir an gelir harama kapatır gözlerini
Hatırından çıkarmaz resulun sözlerini
Bir an gelir zulmeder ruhumuzu inletir
Ne naneler yedirir ne manavallar dinletir
Aman ha aman nefse uyanın hali yaman
Onun hilesi çoktur tükenmez hiçbir zaman
NEFSİN AFETLERİ İLE İLGİLİ HADİSLER
Hz. Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor: “Resûlullah aleyhissalatu vesselam buyurdular:
“Üç kişi vardır ki, Allah Kıyamet gününde onlarla ne konuşur, ne onlara nazar eder, ne de onları günahlarından arındırır, onlara elim bir azab vardır:
– Sahrada, fazla suyu bulunduğu halde ondan yolcuya vermeyen kimse. Kıyamet günü Allah onun karşısına çıkıp: “Bugün ben de senden fzlımı (lütfumu) esirgiyorum, tıpkı senin (dünyada iken) kendi elinin eseri olmayan şeyin fazlasını esirgediğin gibi” der.
– İkindi vaktinden sonra, bir mal satıp müşterisine Allah Teala’nın adını zikrederek bunu şu şu fiyatla almıştım diye yalandan yemin ederek, muhatabını inandıran ve bu suretle malını satan kimse.
– Sırf dünyevi bir menfaat için bir imama biat eden kimse; öyle ki, dünyalıktan istediklerini verirse biatında sadıktır, vermezse sadık değildir.”
Buhari, Şirb 2, Hiyel 12; Müslim, İman 173, (108); Ebu Davud, Büyü’ 62, (3474, 3475); Nesai, Büyû’, 6, (7, 247).
Hz. Ebu Zerr radıyallahu anh anlatıyor: “Resûlullah aleyhissalatu vesselam: “Üç kişi vardır, Kıyamet gününde Allah onlara ne konuşur, ne nazar eder ne de günahlardan arındırır, onlar için elim bir azab vardır!” buyurdu ve bunu üç kere de tekrar etti. Ben: “Ey Allah’ın Resûlü! Öyleyse onlar büyük zarara ve hüsrana uğramışlardır. Kimdir bunlar?” dedim. Şöyle saydılar:
“(Elbisesini kibirle, yerlere kadar salıp) süründüren, yaptığı iyiliği başa kakan, malını yalan yeminlerle reklam eden kimseler!”
Müslim, İman 171, (106); Ebu Davud, Libas 28, (4087, 4088); Tirmizi, Büyû’ 5, (1211); Nesai, Büyû’ 5, (7, 245).
Hz. Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor: “Resûlullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki:
“Üç kişi vardır, Kıyamet günü Allah Teala hazretleri onlara konuşmaz, nazar etmez, günahlardan da arındırmaz, onlara elim bir azab vardır:
– Zina eden yaşlı,
– Yalan söyleyen devlet reisi,
– Büyüklenen fakir.”
Müslim, İman 172, (107); Nesai, Zekat 77, (5, 86).
İbnu Ömer radıyallahu anhüma anlatıyor: “Resûlullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki:
“Üç kişi vardır, Kıyamet günü Allah onlara nazar etmez: Anne ve babasının hukukuna riayet etmeyen kimse, erkekleşen kadın ve deyyûs kimse.”
Nesai, Zekat 69, (5, 81).
Yine Nesai’nin bir rivayetinde Resûlullah şöyle buyurmuştur:
“Üç kişi vardır, cennete girmeyecektir: Anne babasının hukukuna riayet etmeyen kimse; içki düşkünü olan kimse; verdiğini başa kakan kimse.”
Nesai, Zekat 69, (5, 81).
Hz. Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor: “Resûlullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: “Allah Teala hazretleri şöyle dedi: “Üç kişi vardır, Kıyamet günü ben onların hasmıyım: “Benim adıma (yemin) edip sonra gadreden kimse, hür bir kimseyi satıp parasını yiyen kimse, bir işçiyi ücretle tutup çalıştırdığı halde, ücretini vermeyen kimse.”
Buhari, Büyü’ 106).
Sehl İbnu Sa’d radıyallahu anh anlatıyor: “Resûlullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: “Kim bana çeneleri ile bacakları arasındaki şeyler hususunda garanti verirse, ben de ona cennet hususunda garanti veririm.”
Buhari, Rikak 23, Hudud 19; Tirmizi, Zühd 61, (2410).
Ebu berze el-Eslemi radıyallahu anh anlatıyor: “Resûlullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: “Sizin hakkınızda en ziyade korktuğum şey, zenginlik hırsı ile karınlarınızın ve ferçlerinizin şehvetleri bir de fitnelerin şaşırtmalarıdır.”
Rezin tahric etmiştir. (Hadis Ahmed İbnu Hanbel’in Müsned’inde gelmiştir: 4, 420, 423.
Hz. Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor: “Resûlullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki:
“Zani bir kimse, zina yaptığı sırada mü’min olarak zina yapmaz, hırsız da çaldığı sırada mü’min olarak hırsızlık yapmaz, içkici, içki içtiği sırada mü’min olduğu halde içki içmez; insanların, onun yüzünden, gözlerini kendine kaldıracakları kadar nazarlarında kıymetli olan bir şeyi mü’min olarak yağmalamaz.”
Buhari, Mezalim 30, Eşribe 1, Hudud 1, 20; Müslim, İman 100, (57); Ebu Davud, Sünnet 16, (4689); Tirmizi, iman 11, (2627); Nesai, Sarık 1, (8, 64).
Hz. Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor: “Resûlullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: “Kişi zina edince iman ondan çıkar ve başının üstünde bir bulut gibi muallak durur. Zinadan çıkınca iman adama geri .”
Tirmizi şu ziyadede bulunmuştur: “Ebu Cafer el-Bakır Muhammed İbnu Ali’nin: “Bunda imandan çıkıp İslam’a geçiş vardır” dediği rivayet edilmiştir.”
Ebu Davud, Sünnet 16, (4690); Tirmizi, İman 11, (2627).