[Değerli Ziyaretci, linki görmeniz icin bu mesaja cevap yazmanız gerekiyorÜye olmak icin burayı tıklayınız]
iOS işletim sisteminin telefon döngüsü nasıl 4 yıla yayılabiliyor?

Geçtiğimiz ay düzenlenen WWDC 2019 etkinliğinde en dikkat çeken detayların başında iOS 12’nin güncel kullanım oranı geliyordu. Apple her yıl olduğu gibi en güncel iOS işletim sistemi ile en güncel Android sürümünü karşı karşıya getirerek, aradaki dev farka işaret etti. Android tarafında Android Pie kullanım oranları iki haneli sayılara bile erişemezken, iOS 12 iPhone 5s gibi görece eski cihazlara da destek verdiği için yüzde 90’lara varan yükleme oranlarına erişti.
Peki böylesine yüksek bir oran nasıl yakalanıyor? Daha doğrusu insanlar eski cihazlarını bile neden kolay kolay değiştirmiyorlar?
iOS işletim sisteminin başlıca özellikleri arasında uzun süreli güncelleme desteği ve kararlı performans yer alıyor. Basit, hızlı ve performanslı çalışan bu işletim sistemi, uzun yıllar boyunca kaynak yönetimini doğru bir şekilde yönetebiliyor. Yıllara yaydığımızda Android cihazların RAM kapasiteleri ciddi oranda artarken, iOS tarafında doğru yönetim sayesinde yüksek bir RAM ihtiyacı gerekmiyor.
Bunun en büyük faydasını eski iPhone telefonları kullananlar görebiliyor. Yeni işletim sistemi genellikle 4 nesil fark oluşmadığı sürece destek vermeye devam ediyor. Böylece bu yüzden iPhone kullanıcıları telefon değiştirme döngülerini 3 – 4 yıla yayabiliyorlar.
İnsanları Android yerine bu işletim sistemini tercih etmelerinin bir başka önemli nedeniyse sadelik diyebiliriz. Kullanması son derece kolay olan iOS cihazlar, karmaşık bir yapıyla karşılaşmak istemeyenler için önemli bir tercih noktası oluşturuyor.
2010’lu yılların başlarında iki işletim sistemini karşı karşıya getirdiğimizde, Android rakibine göre arayüz akıcılığı, estetik ve sadelik alanlarında çok gerideydi. Bu yüzden 2010 – 2015 yılları arasında iki işletim sistemi arasında ciddi farklar bulunuyordu.
Günümüzde aradaki bu çok önemli farklar düzeltildi veya minimum hale getirildi. Biri dışında; sadelik. Android işletim sistemi özellikle orta-üst ve amiral gemisi sınıfı cihazlarda kararlı çalışıyor. Geliştirilen işletim sistemi arayüzleri de (tema desteği ile beraber) son derece güzel görünüyor. Ama Android telefonlar halen iOS’a göre son derece karmaşık. Bu karmaşık yapıyı tercih etmeyen kullanıcılar da iOS işletim sistemine yöneliyorlar.
Bu sadeliğin en güzel örneklerinden biri telefon operasyonlarının yönetimi diyebiliriz. iOS cihazlarda kapasitif ekran tuşlarına hiç yer verilmedi. Android cihazlarda ise ekran altındaki üç tuş genellikle uygulama yönetimi, ana ekran ve geri tuşlarına atanmış durumda. iPhone’da ise iki nesil için iki farklı hareket şeması bulunuyor. Bu üç tuş ise tamamen parmak hareketlerine atamış şekilde kullanıcıların karşısına çıkıyor.
Ekosistem desteği de bir diğer önemli tercih sebebi. Özellikle MacBook, iMac kullanıcıları cihazlar arası iletişim ve dosya aktarımı için iOS işletim sisteminde kalmak istiyorlar. Çünkü Mac üzerinde birçok telefon özelliği (Arama yapma, Mesaj vb.) yönetebiliyor. Hatta telefonda kopyaladığınız bir metni iCloud anahtar zincirinize bağlı bir başka Apple cihazda yapıştırabiliyor, uygulamaları farklı cihazlarda aynı anda kontrol edebiliyorsunuz.