turk-dreamworld.com Sitesine Hoşgeldiniz.


2 sonuçtan 1 ile 2 arası

Konu: kuran nedir

  1. #1
    Senior Member yasinyurt - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Feb 2012
    Mesajlar
    235
    Total 'Thanks' Received by This User :
    2 Bu Konu icin
    187 Toplam

    Standart kuran nedir

    BİRİNCİ CÜZ: Kur'ân nedir, tarifi nasıldır?

    Elcevap: On Dokuzuncu Sözde beyan edildiği ve sair Sözlerde ispat edildiği gibi,

    Kur'ân,

    şu kitab-ı kebir-i kâinatın bir tercüme-i ezeliyesi,
    ve âyât-ı tekviniyeyi okuyan mütenevvi dillerinin tercüman-ı ebedîsi,
    ve şu âlem-i gayb ve şehadet kitabının müfessiri,
    ve zeminde ve gökte gizli esmâ-i İlâhiyenin mânevî hazinelerinin keşşafı,
    ve sutûr-u hâdisâtın altında muzmer hakaikin miftahı,
    ve âlem-i şehadette âlem-i gaybın lisanı,
    ve şu âlem-i şehadet perdesi arkasında olan âlem-i gayb cihetinden gelen iltifâtât-ı ebediye-i Rahmâniye ve hitâbât-ı ezeliye-i Sübhâniyenin hazinesi,
    ve şu İslâmiyet âlem-i mânevîsinin güneşi, temeli, hendesesi,
    ve avâlim-i uhreviyenin mukaddes haritası,
    ve Zât ve sıfât ve esmâ ve şuûn-u İlâhiyenin kavl-i şârihi, tefsir-i vâzıhı, burhan-ı kàtıı, tercüman-ı sâtıı,
    ve şu âlem-i insaniyetin mürebbîsi,
    ve insaniyet-i kübrâ olan İslâmiyetin mâ ve ziyası,
    ve nev-i beşerin hikmet-i hakikiyesi,
    ve insaniyeti saadete sevk eden hakikî mürşidi ve hâdîsi,
    ve insana hem bir kitab-ı şeriat,
    hem bir kitab-ı dua,
    hem bir kitab-ı hikmet,
    hem bir kitab-ı ubudiyet,
    hem bir kitab-ı emir ve davet,
    hem bir kitab-ı zikir,
    hem bir kitab-ı fikir,
    hem bütün insanın bütün hâcât-ı mâneviyesine merci olacak çok kitapları tazammun eden tek, câmi bir kitab-ı mukaddestir.
    Hem bütün evliya ve sıddıkîn ve urefâ ve muhakkıkînin muhtelif meşreplerine ve ayrı ayrı mesleklerine, herbirindeki meşrebin mezâkına lâyık ve o meşrebi tenvir edecek ve herbir mesleğin mesâkına muvafık ve onu tasvir edecek birer risale ibraz eden mukaddes bir kütüphane hükmünde bir kitab-ı semâvîdir.

    --------------------------------------------------------------------------------

    İKİNCİ CÜZ VE TETİMME-İ TARİF: Kur'ân Arş-ı Âzamdan, İsm-i Âzamdan, her ismin mertebe-i âzamından geldiği için, On İkinci Sözde beyan ve ispat edildiği gibi,

    Kur'ân,

    bütün âlemlerin Rabbi itibarıyla Allah'ın kelâmıdır;
    hem bütün mevcudatın İlâhı ünvanıyla Allah'ın fermanıdır;
    hem bütün semâvat ve arzın Hâlıkı namına bir hitaptır;
    hem rububiyet-i mutlaka cihetinde bir mükâlemedir;
    hem saltanat-ı âmme-i Sübhâniye hesabına bir hutbe-i ezeliyedir;
    hem rahmet-i vâsia-i muhîta nokta-i nazarında bir defter-i iltifâtât-ı Rahmâniyedir;
    hem Ulûhiyetin azamet-i haşmeti haysiyetiyle, başlarında bazan şifre bulunan bir muhabere mecmuasıdır;
    hem İsm-i Âzamın muhitinden nüzul ile Arş-ı Âzamın bütün muhâtına bakan ve teftiş eden hikmetfeşan bir kitab-ı mukaddestir.
    Ve şu sırdandır ki, "Kelâmullah" ünvanı, kemâl-i liyakatle Kur'ân'a verilmiş ve daima da veriliyor. Kur'ân'dan sonra sair enbiyanın kütüp ve suhufları derecesi gelir. Sair nihayetsiz kelimât-ı İlâhiyenin ise, bir kısmı dahi has bir itibarla, cüz'î bir ünvanla, hususî bir tecelliyle, cüz'î bir isimle ve has bir rububiyetle ve mahsus bir saltanatla ve hususî bir rahmetle zahir olan ilhamat suretinde bir mükâlemedir. Melek ve beşer ve hayvânâtın ilhamları, külliyet ve hususiyet itibarıyla çok muhteliftir.


    --------------------------------------------------------------------------------

    ÜÇÜNCÜ CÜZ:

    Kur'ân,

    asırları muhtelif bütün enbiyanın kütüplerini ve meşrepleri muhtelif bütün evliyanın risalelerini ve meslekleri muhtelif bütün asfiyanın eserlerini icmâlen tazammun eden,ve cihât-ı sittesi parlak ve evham ve şübehâtın zulümâtından musaffâ,
    ve nokta-i istinadı, bilyakîn, vahy-i semâvî ve kelâm-ı ezelî,
    ve hedefi ve gayesi, bilmüşahede, saadet-i ebediye,
    içi, bilbedâhe, hâlis hidayet,
    üstü, bizzarure, envâr-ı iman,
    altı, biilmilyakîn, delil ve burhan,
    sağı, bittecrübe, teslim-i kalb ve vicdan,
    solu, biaynilyakîn, teshir-i akıl ve iz'an,
    meyvesi, bihakkılyakîn, rahmet-i Rahmân ve dâr-ı cinân,
    makamı ve revacı, bilhads-i sâdık, makbul-ü melek ve ins ve cânn bir kitab-ı semâvîdir.
    Kur'ân'ın tarifine dair üç cüz'ündeki sıfatların herbiri başka yerlerde kat'î ispat edilmiş veya ispat edilecektir. Dâvâmız mücerret değil, herbirisi burhan-ı kat'î ile müberhendir.


    Mahzen-i mucizat ve mucize-i kübrâ olan Kur'ân-ı Hakîm, nübüvvet-i Ahmediye (a.s.m.) ile vahdâniyet-i İlâhiyeyi o derece kat'î ispat ediyor ki, başka burhana hâcet bırakmıyor. Biz de onun tarifine ve medar-ı tenkit olmuş bir iki lem'a-i i'câzına işaret ederiz.

    İşte, Rabbimizi bize tarif eden Kur'ân-ı Hakîm,

    şu kitab-ı kebir-i kâinatın bir tercüme-i ezeliyesi,
    şu sahâif-i arz ve semâda müstetir künûz-u esmâ-i İlâhiyenin keşşafı,
    şu sutûr-u hâdisâtın altında muzmer hakaikın miftâhı,
    şu âlem-i şehadet perdesi arkasındaki âlem-i gayb cihetinden gelen iltifâtât-ı Rahmâniye ve hitâbât-ı ezeliyenin hazinesi,
    şu âlem-i mâneviye-i İslâmiyenin güneşi, temeli, hendesesi,
    âlem-i uhreviyenin haritası,
    Zât ve sıfât ve şuûn-u İlâhiyenin kavl-i şârihi, tefsir-i vâzıhı, burhan-ı nâtıkı, tercüman-ı sâtıı,
    şu âlem-i insaniyetin mürebbîsi, hikmet-i hakikîsi, mürşid ve hâdîsi,
    hem bir kitab-ı hikmet ve şeriat,
    hem bir kitab-ı dua ve ubudiyet,
    hem bir kitab-ı emir ve davet,
    hem bir kitab-ı zikir ve marifet gibi,
    bütün hâcât-ı mâneviyesine karşı birer kitap ve bütün muhtelif ehl-i mesâlik ve meşârib olan evliya ve sıddıkînin, asfiya ve muhakkikînin herbirinin meşreplerine lâyık birer risale ibraz eden bir kütüphane-i mukaddesedir.
    Sebeb-i kusur tevehhüm edilen tekraratındaki lem'a-i i'câza bak ki: Kur'ân hem bir kitab-ı zikir, hem bir kitab-ı dua, hem bir kitab-ı davet olduğundan, içinde tekrar müstahsendir, belki elzemdir ve eblâğdır. Ehl-i kusurun zannı gibi değil. Zira, zikrin şe'ni, tekrar ile tenvirdir. Duanın şe'ni, terdad ile takrirdir. Emir ve davetin şe'ni, tekrar ile tekittir.

    Hem herkes her vakit bütün Kur'ân'ı okumaya muktedir olamaz, fakat bir sûreye galiben muktedir olur. Onun için, en mühim makasıd-ı Kur'âniye ekser uzun sûrelerde derc edilerek, herbir sûre bir küçük Kur'ân hükmüne geçmiş. Demek, hiç kimseyi mahrum etmemek için, tevhid ve haşirve kıssa-i Mûsa gibi bazı maksatlar tekrar edilmiş.
    AlıntıAlıntı

  2. Teşekkür edenler:

    by_kernekli (23.02.2012) , himm (13.02.2012)

  3. #2
    Senior Member yasinyurt - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    Feb 2012
    Mesajlar
    235
    Total 'Thanks' Received by This User :
    2 Bu Konu icin
    187 Toplam

    Standart Cevap: kuran nedir

    Her bir satırına bir kitap yazılacak derinliktedir rabbim istifade ve istifazemizi ziyade etsin.her okunan harfine bin sevap verip efendimize bin salat etsin amin...
    AlıntıAlıntı

  4. Teşekkür edenler:

    by_kernekli (23.02.2012) , himm (13.02.2012)

 

 

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
  •  

Page generated in 1.714.399.733.82984 seconds with 15 queries Sayfa Boyutu (220665)